PABLO NERUDA KİTAPLARI
Kaptanın Dizeleri /Çeviren:
Alova / 2015, Islık Yayınları, İst., 144 s.
"(…)
Geldin yaşamıma
benim
bütün
getirdiklerinle,
bekledim seni,
ışıktan, ekmekten
ve gölgeden yapılmış;
böyle muhtacım
sana,
böyle seviyorum
seni,
ve bütün herkes,
yarını duymak isteyen,
onlara
söylemeyeceklerimi,
okusunlar bu
dizelerde
ve geri çekilsinler
bugün, çok erken çünkü
bu tartışmalar
için.
Bir yaprak
vereceğiz yarın yalnızca onlara
aşk ağacımızdan
yeryüzüne düşecek,
dudaklarımız yapmış
sanki,
bir öpüş gibi
yenilmez
doruklarımızdan düşen
göstermek için
ateşini ve sevecenliğini
gerçek bir
aşkın..."
(Tanıtım
Bülteninden)
Yüz Aşk Sonesi /Çeviren:
Adnan Özer / 2015, Islık Yayınları, İst., 144 s.
Elimdeki iki
anahtar sanki;
Biri sevmek seni,
öbürü sevmemek,
biri mutluluk,
mutsuzluk; bir
yazgı ihtimali öbürü.
İki ihtimali var
aşkımın seni
severken.
Bundandır
seni sevmediğim
zaman da
sevmek,
bundandır
seni sevdiğim zaman
da
sevmek.
(Tanıtım
Bülteninden)
Ve Aşktan Olacak
Ölümüm /Yayına Hazırlayan: Fahri Özdemir / 22. Basım: 2018, Islık Yayınları,
İst., 160 s.
Arka Kapak Yazısı
(Tanıtım Bülteninden)
Halkım ben, parmakla
sayılmayan
Sesimde pırıl pırıl
bir güç var
Karanlıkta boy
atmaya
Sessizliği aşmaya
yarayan
Ölü, yiğit, gölge
ve buz, ne varsa
Tohuma dururlar
yeniden
Ve halk, toprağa
gömülü
Tohuma durur bir
yerde
Buğday nasıl
filizini sürer de
Çıkarsa toprağın
üstüne
Güzelim kırmızı elleriyle
Sessizliği burgu
gibi deler de
Biz halkız,
Yeniden doğarız
ölümlerde
Yeryüzünde
Konaklama / Çeviri: Alova / 2015, Can Yayınları, İst., 232 s.
"Neruda, bütün
dillerde 20. yüzyılın en büyük şairi."
-Gabriel García
Márquez-
Neruda'nın 1933,
1935, 1937 yıllarında üç kitap olarak basılan ve Canto General'in yanında
başyapıtı sayılan Yeryüzünde Konaklama, Türkçede ilk kez eksiksiz yayımlanıyor.
Daha önce Alova'nın çevirisiyle yayınlarımız arasında çıkan ve geniş ilgi gören
Kuruntular Kitabı ve Kuşlar Sanatı'ndan sonra, bu ünlü yapıtında da Neruda,
gerçeküstücülüğün ve Güney Asya kültürünün etkisiyle, yeryüzünün değişken
doğasını, insan gövdesine ve maddeye duyduğu sonsuz tutkuyu, İspanya İçsavaşı'nın
ve II. Dünya Savaşı'nın yarattığı yıkımları; melankoliyi, acıyı, erotizmi,
yitik aşkı, belleğin gelgitlerini, yalnızlığı zengin bir metafor örgüsüyle
yansıtıyor.
"Dünya Bir
Gölgeliktir" türküsünün ağızdan ağıza dolaştığı yurdumuzda, Neruda'nın
"konaklama"larına Türkiyeli şiir okurunun özel bir duyarlıkla yaklaşacağı
kanısındayız.
(Tanıtım
Bülteninden)
Kuşlar Sanatı /
Çeviri: Alova / 2010, Can Yayınları, İst., 96 s.
Dünyadaki bütün
yoksulların ve bütün âşıkların büyük şairi Pablo Neruda, Türk okurların da
dilinden düşmeyen şiirleriyle yaşıyor.
Latin Amerika'nın
Walt Whitman'ı kabul edilen Pablo Neruda, tıpkı "tahıl taneleri kadar
sayılması olanaksız" dediği bu büyük şair gibi, yurdunun bütün içsel dünyasını
ve dünyevi varlığını şiirleştirme yoluna gitmiştir. Kuşlar Sanatı çağımızın
evrensel şairi Neruda'nın bu tutumunun ilginç bir örneğidir. Şili'de en yaygın
rastlanan kuşlara tek tek övgüler düzen bu "kuşbaz şair", kitabın
sonunda kendi düşsel kuşlarıyla mizahi bir eleştiri sunar. Dünya şiirinde eşi
görülmemiş bu şiir deneyinin, ıssızlaşan bir dünyada insan varlığına estetik
bir hatırlatma olacağı kanısıyla, Kuşlar Sanatı'nı yayımlamaktan özel bir
kıvanç duyuyoruz.
Kuruntular Kitabı /
Çeviri: Alova / 2007, Can Yayınları, İst., 164 s.
Bir demiryolu
işçisinin oğlu olan Pablo Neruda, 20. yüzyılı "büyük yaşamış" şairlerden.
Şiir, diplomatlık ve toplumsal savaşım, onun yaşamının üç büyük uğraşı. Hem
sürgünler yaşamış, hem de ülkesi Şili'nin Paris büyükelçiliğine kadar yükselmiş
bir ozan. Yirmi Aşk Şiiri, Umutsuz Bir Şarkı, Yeryüzünde Konaklama, Yürekteki İspanya,
Evrensel Şarkı ve Macchu Picchu Dorukları gibi yapıtlarıyla 1971 Nobel Edebiyat
Ödülü'ne değer görülen Neruda, çağımızın en saygın ozanlarından biri. 1958'de
yayınlanan Kuruntular Kitabı ise, bir anlamda, Neruda'nın "güz
dönemi"nin başyapıtı. Şairin melankolik-ironik ruh yapısının aynası;
"şiirle düşünme"nin olağanüstü bir örneği. Onca sürgünün, onca yurt
özleminin ardından ülkesine dönen Neruda'nın, yurdunu, yurdunun denizini,
toprağını, halkını yeniden keşfedişinin lirik bir öyküsü. Kuruntular Kitabı,
Neruda'nın belki de en kişisel yapıtı.
Ayaklarına
Dokunurum Gölgede – Yeni Bulunmuş Şiirler / Çeviri: Adnan Özer /2017, Can
Yayınları, İst., 120 s.
Türkiyeli
şiirseverler arasında yaygın beğeni kazanan Şilili şair Pablo Neruda’nın,
ölümünden sonra evinde bulunan 21 şiirini, elyazmalarıyla birlikte yayımlamaktan
kıvanç duyuyoruz. Şairin karısı Matilde’den esinlenerek yazdığı şiirler bir
önsöz ve kapsamlı notlarla birlikte Neruda okurlarına sunuluyor. Matilde’nin ölümünden
sonra, şairin tüm arşivinin sorumluluğunu üstlenen Pablo Neruda Vakfı, uçak menülerine,
kartpostallara, bloknotlara yazılan şiirleri kırmızı bir kutu içinde bulmuş, ciddi
bir edisyondan geçirdikten sonra yayımlamıştır. Şair Adnan Özer’in İspanyolca
aslından yaptığı çevirilerle bu şiirler, Türkçede ilk kez yayımlanıyor.
Yirmi Aşk Şiiri ve Umutsuz Bir Şarkı / Çeviri:
Sait Maden / 2014, İş Bankası Kültür Yayınları, Modern Klasikler Dizisi: 42, İst.,
112 s.
Yirmi Aşk Şiiri ve Umutsuz Bir
Şarkı,1924 yılında yayımlandığında Neruda'yı bir anda Şili'nin en ünlü şairi
haline getirirken, onu daha en baştan "aşkın açıksözlü ve şehvetli
sözcüsü" kılmıştır. Genç âşığın başlardaki yoğun tutkuları sonraki
şiirlerde yerini melankoliye bırakır. Aşk ilişkilerine dair hatıraları,
Şili'nin güneyindeki bakir doğaya ilişkin hatıralarına karışır. Neruda, kadını
doğayla bir tutan aşk şiiri geleneğini alıp "kozmik boyutlara"
taşımıştır. Onun şiirinde kadın, evrenin gerçek gücüdür.
Son derece özgün ve incelikli imgelerle,
eğretilemelerle bezeli bu şiirler, hiç kuşkusuz, bugün hâlâ dünyanın dört bir
yanındaki âşıkların ve şairlerin esin kaynağıdır.
(Tanıtım Bülteninden)
Bir Yıldıza Övgü / Çeviri: Işık Ergüden
/ Çocuk kitabı, 2012, Kırmızı Kedi Yayınları, İst., 28 s.
Yirminci yüzyılın büyük ozanı, Şilili
usta Pablo Neruda'dan çocuklara ve hep çocuk kalmak isteyenlere yıldızlar kadar
zarif, yıldızlar kadar ışıltılı ve büyülü bir şiir.
Büyüdüklerinde, gündelik hayatın akışına
katıldıklarında, düşlerini unutmasınlar, yüreklerinde ve beyinlerinde bir
yıldız taşımayı ihmal etmesinler diye minik bir anımsatma...
Yorumlar
Yorum Gönder